Camargue atı, Güney Fransanın yaşam sınırlarını zorlayan bölgeleri olan Rhone deltasının atı olarak bilinmektedir. Bu at türünün tarihçesi eski çağlara dayansa da 1968 yılının Ocak ayında tam olarak bir at türü kabul edilmiştir. Fransa'nın Lascaux mağarasında görülmekte olan resimlerde camargue atı bu dönemle ilişkisi olması ortaya çıkmıştır.
Ayrıca araştırmalara göre 19. Yüzyılda camargue atına ait fosiller de bu ihtimali desteklemektedir.
Camargue atı yaşadığı bölgeden dolayı oldukça dayanıklı atlardır her türlü zorluklarla başa çıkabilirler. Camargue atı yaşadığı bölgede yaşam tarzı olarak önemli bir rol oynamıştır. Özellikle bölgede yaşamakta olan çobanlara bu at oldukça fayda sağlamıştır. Çünkü bu atlar güçlü, dengeli arazi binişi sağladığından çobanlar sığırlarını gütmek amaçlı bu atları kullanmıştır. Camargue atı oldukça ufak bir yapıda görünürler fakat bölgenin bataklıklarına ve sert koşullarına göre binicilerini oldukça iyi bir şekilde taşır ve oldukça cesaretli atlardır. Camargue atı genel olarak 13, 1 ile 14, 1 uzunlukları vardır. Kafaları genel olarak kare biçimindedir, kulakları ise oldukça kısa ve dar yapılıdır. Boyları diğer atlara göre oldukça kısadır ve omuzları geniş değil dardır. Camargue atının kuyrukları uzun olur ve bacakları ise oldukça güçlü yapılıdır ve iyi şekillenmiştir. Bunların yanında bir de oldukça sert ve güçlü olan tırnakları bulunur. Camargue atı bölgenin vahşiliğinden dolayı sert ve vahşi bir yapıları vardır.
Ancak atların bu yapılarına göre eğitime oldukça yatkınlardır. Camargue atı genel olarak yarı vahşi at olarak bilinmektedir.
Camargue atı yazarlar için ve ressamlar için adeta bir ilham kaynağı haline gelmiştir. Oldukça büyüleyici bir at olan
Camargue atının en çok cesareti ve ufak yapısına göre dayanıklı oluşu etkilemektedir. Ayrıca Roy Campbell de bu atlardan etkilenmiş olsa gerek 'Camargue'deki Atlar' isimli bir şiiri bulunmaktadır ve bu atları anlatan en güzel şiir örneği olmayı başarmıştır.
